ATATÜRK MÜZELERİ,ATATÜRKÜN MÜZESİ
Adana - Atatürk ve Kültür Müzesi, Eski Suphi paşa konağında 1982 yılında düzenlenerek ziyarete açılmıştır.
Atatürk büyük zaferden sonra, Baş komutan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak Güney Anadolu'ya ilk gezisini 1923 yılı Mart ayının ortalarında yaptı. Yanında, bir buçuk ay önce İzmir'de evlendiği eşi latife hanım, bazı milletvekilleri ve Yaverleri de vardı. 13 Mart 1923 günü Ankara'dan kalkan özel tren Konya'da kısa bir duraklamadan sonra, 15 Mart 1923 günü Adana İstasyonuna girdi.
Adana, Adana olalı böyle bir Karaballığı bir arada görmemişti. Şehir bayrakla donatılmış, Atatürk'ün geçeceği caddeler taklar kurulmuş halılar serilmişti. İstasyondaki karşılama töreninden sonra, Atatürk doğruca hükümet konağına buradan da, kendisi için hazırlanan Suphi Paşa konağa gitti.
Atatürk evi eşi Latife hanım, Suphi Paşa konağında iki gece konuk oldular. Bu konak, Adana'da Seyhan nehri kıyısında, Eski Köprü ile yeni köprü arasındaydı. 1982 yılında Reji dairesi ve lojman olarak yaptırılmıştı. 1902 yılında Adanalı Suphi Paşa, Konağı satın alarak bazı odalar eklenmişti. Atatürk'ün Adana'ya geleceği öğrenilir öğrenilmez, Adana Belediye başkanı Ali Münif (yegane) onun kalabileceği en uygun yer olarak bu konağı seçmişti. Nitekim Atatürk 13 Ocak 1925 de Adana'ya tekrar geldiği zaman, yine bu eve misafir edilmişti. Artık, bundan sonra Suphi Paşa Konağı Atatürk evi olarak tanınıyordu.
Bugün Atatürk ve Kültür müzesi olarak düzenlenen Konağın, nehre bakan kemerli bir kapısından içeri girilir. Buradan selamlık adı verilen geniş bir salona geçilir. Alt katın üç odası, kiler ve mutfakları vardır. Salondaki bir merdivenle üst kata çıkılır. Üst katta büyük bir salon, odalar haremlik v.s. vardır. Atatürk, Konağın kuzeyindeki caddeye bakan yönünde ve köşede bulunan cumbalı odada yatmış, bitişiğindeki odayı da çalışma odası olarak kullanmıştır. Konağın bu yönde ikinci bir giriş kapısı bulunmaktadır.
Atatürk büyük zaferden sonra, Baş komutan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak Güney Anadolu'ya ilk gezisini 1923 yılı Mart ayının ortalarında yaptı. Yanında, bir buçuk ay önce İzmir'de evlendiği eşi latife hanım, bazı milletvekilleri ve Yaverleri de vardı. 13 Mart 1923 günü Ankara'dan kalkan özel tren Konya'da kısa bir duraklamadan sonra, 15 Mart 1923 günü Adana İstasyonuna girdi.
Adana, Adana olalı böyle bir Karaballığı bir arada görmemişti. Şehir bayrakla donatılmış, Atatürk'ün geçeceği caddeler taklar kurulmuş halılar serilmişti. İstasyondaki karşılama töreninden sonra, Atatürk doğruca hükümet konağına buradan da, kendisi için hazırlanan Suphi Paşa konağa gitti.
Atatürk evi eşi Latife hanım, Suphi Paşa konağında iki gece konuk oldular. Bu konak, Adana'da Seyhan nehri kıyısında, Eski Köprü ile yeni köprü arasındaydı. 1982 yılında Reji dairesi ve lojman olarak yaptırılmıştı. 1902 yılında Adanalı Suphi Paşa, Konağı satın alarak bazı odalar eklenmişti. Atatürk'ün Adana'ya geleceği öğrenilir öğrenilmez, Adana Belediye başkanı Ali Münif (yegane) onun kalabileceği en uygun yer olarak bu konağı seçmişti. Nitekim Atatürk 13 Ocak 1925 de Adana'ya tekrar geldiği zaman, yine bu eve misafir edilmişti. Artık, bundan sonra Suphi Paşa Konağı Atatürk evi olarak tanınıyordu.
Bugün Atatürk ve Kültür müzesi olarak düzenlenen Konağın, nehre bakan kemerli bir kapısından içeri girilir. Buradan selamlık adı verilen geniş bir salona geçilir. Alt katın üç odası, kiler ve mutfakları vardır. Salondaki bir merdivenle üst kata çıkılır. Üst katta büyük bir salon, odalar haremlik v.s. vardır. Atatürk, Konağın kuzeyindeki caddeye bakan yönünde ve köşede bulunan cumbalı odada yatmış, bitişiğindeki odayı da çalışma odası olarak kullanmıştır. Konağın bu yönde ikinci bir giriş kapısı bulunmaktadır.
Afyon Atatürk Karargahı
Ankara'da ilk Büyük Millet Meclisinin açılışından hemen sonra, Atatürk, milli bir ordunun kurulması ve vatanın düşmandan temizlenmiş yolunda çalışmalara başlamış, bu amaçla Batı Cephesi Komutanlığını kurmuştur. Atatürk bu cepheyi denetlemek üzere, bir heyetle 6 Ağustos 1920 de Afyon'a, buradan da Kütahya ve Eskişehir'e gelmiş, dönüşte, 28 Ağustos 1920 de yine Afyon'a uğramıştır. Kurtuluş Savaşı'nda, Büyük zafer'den üç gün önce, 27 Ağustos 1922 günü Afyon'daki Karargahına gelmiş Büyük Zafer'e kadar çalışmaları buradan idare etmiştir. Atatürk, Büyük Zaferden ve Cumhuriyetin ilanından sonra 9 kez daha Afyon'a gelmiş, bu gelişlerinde Karargahta gecelediği günlerin anıların tazelemiş ve Karargahını ziyaret etmiştir.
Afyon-Atatürk Karargahı, bugün Afyon'da Hükümet Konağı karşısında, Şehir Parkıyla Atatürk Anıtının yanındadır. Bina, 1913 yılında belediye olarak yaptırılmıştır. İki katlıdır. Kemerli bir kapıdan geniş bir salona girilir. Salona açılan sağ baştaki oda, Zafer Odası olarak düzenlenmiştir. Odada, Atatürk'ün kullandığı 1 masa, 3 koltuk, 3 kanepe, 3 sandalye, 2 sehpa, avize ve perdeler bulunmaktadır. Duvarlarda, Atatürk'ü Kocatepe'de gösteren yağlıboya tablo, Zaferle ilgili fotoğraflar asılıdır. Masa üzerinde bir Atatürk büstü vardır.
Atatürk Karargahı, 1935 yılına kadar Belediye Dairesi olarak kullanıldıktan sonra, kiraya verilmiş, 1963 yılında Afyon Emniyet Müdürlüğüne devredilmiştir.
Afyon-Atatürk Karargahı, bugün Afyon'da Hükümet Konağı karşısında, Şehir Parkıyla Atatürk Anıtının yanındadır. Bina, 1913 yılında belediye olarak yaptırılmıştır. İki katlıdır. Kemerli bir kapıdan geniş bir salona girilir. Salona açılan sağ baştaki oda, Zafer Odası olarak düzenlenmiştir. Odada, Atatürk'ün kullandığı 1 masa, 3 koltuk, 3 kanepe, 3 sandalye, 2 sehpa, avize ve perdeler bulunmaktadır. Duvarlarda, Atatürk'ü Kocatepe'de gösteren yağlıboya tablo, Zaferle ilgili fotoğraflar asılıdır. Masa üzerinde bir Atatürk büstü vardır.
Atatürk Karargahı, 1935 yılına kadar Belediye Dairesi olarak kullanıldıktan sonra, kiraya verilmiş, 1963 yılında Afyon Emniyet Müdürlüğüne devredilmiştir.
Şuhut'ta Atatürk Karargahı :
Atatürk, Büyük Taarruz emrini verdikten sonra, 24 Ağustos 1922 günü-Akşehir'den Afyon İli Şuhut İlçesine gelmiş, Yalı Mahallesindeki Hacıveli oğullarına ait bir evi, geçici karargah olarak kullanmıştır. O günün akşamı, arkadaşları ile birlikte bu evde bir toplantı yapan Atatürk, taarruz planların gözden geçirmiş, geç saatlere kadar süren toplantıdan sonra odasına çekilmiştir. Burada birkaç saat dinlenen ve uyuyan Atatürk, sabaha karşı Kocatepe'ye hareket etmiş, 26 Ağustos 1922 günü saat 5. 30'da topçu ateşiyle büyük taarruzu başlatmıştır.
Atatürk'ün kaldığı bu ev, iki katlı, cumbalı, küçük bir köy konağı. Alt katında hole açılan 4 odası, üst katında 1 salon 4 oda ve bir selamlığı vardır. Atatürk, bu kattaki cumbalı odada çalışmış ve dinlenmiştir. Ev bugün Ahmet Koç'a aittir ve "korunmamsı gereken evler" arasındadır.
Atatürk'ün kaldığı bu ev, iki katlı, cumbalı, küçük bir köy konağı. Alt katında hole açılan 4 odası, üst katında 1 salon 4 oda ve bir selamlığı vardır. Atatürk, bu kattaki cumbalı odada çalışmış ve dinlenmiştir. Ev bugün Ahmet Koç'a aittir ve "korunmamsı gereken evler" arasındadır.
Akşehir Batı Cephesi Karargahı
Akşehir-Batı Cephesi Karargahı Müzesi, 1965 yılına kadar Akşehir'de Belediye Dairesi olarak kullanılan, iki katlı tarihi binada 1966 yılında ziyarete açılmıştır.
Karargah Müzesi binası, 1905 yılında konak olarak yaptırılmış, Kurtuluş Savaşından önce Belediye ve Kaymakamlık olarak kullanılmıştır. Kurtuluş Savaşı yıllarında, Batı Cephesi Karargahı, 18 Kasım 1921 tarihinde Akşehir'e taşınmış, 24 Ağustos 192 gününe kadar, 9 ay 6 gün süre ile bu bina karargâh olarak kullanılmıştır. Atatürk, silah arkadaşları ile birlikte Büyük Taarruz hazırlıkların burada yapmış, Taarruz tarihini burada kararlaştırmıştır.
Kurtuluş Savaşından sonra yine Belediye olarak kullanılan binada (Başkumandan Mustafa Kemal Paşa'nın taarruz emrini verdiği oda, Garp Cephesi Kumandanı İsmet Paşa'nın Çalışma Odası, Garp Cephesi Erkan-ı Harbiye Reise Asım Paşa'nın Çalışma Odası) şeklinde üst kat odaları birer plaka ile işaretlenmiş, o günler kullanılan masa, koltuk, halı gibi eşyalarla Atatürk Odası düzenlenmiştir. Akşehir Belediyesi'nin yeni binasına taşınması üzerine Karargah binası, Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğüne devredilmiş, bu kitabın yazarı tarafından teslim alınarak müze haline getirilmiştir.
1981 yılında yeniden düzenlenen Batı Cephesi karargahı Müzesini girişinde Atatürk Eşyaları sergilenmektedir. Burada bir de "Gaziler Köşesi" düzenlenmiştir.Üst katta, Atatürk, İsmet İnönü ve Asım Gündüz odalar vardır. Yaverler için ayrı bir oda ayrılmıştır. Salondaki panolarda Sakarya Savaşından büyük Taarruza kadar gelen sürelerdeki tarihi olaylar yazı ve fotoğraflarla anlatılmış, krokiler sergilenmiştir. Ayrıca Kurtuluş Savaşında Akşehirken Milletvekili olan Hacı Bekir (Sümer)e Zafer Armağanı bir tüfek, bir özel odada Karargahta çalışan subaylara ait fotoğraflar görülmektedir.
Karargah Müzesi binası, 1905 yılında konak olarak yaptırılmış, Kurtuluş Savaşından önce Belediye ve Kaymakamlık olarak kullanılmıştır. Kurtuluş Savaşı yıllarında, Batı Cephesi Karargahı, 18 Kasım 1921 tarihinde Akşehir'e taşınmış, 24 Ağustos 192 gününe kadar, 9 ay 6 gün süre ile bu bina karargâh olarak kullanılmıştır. Atatürk, silah arkadaşları ile birlikte Büyük Taarruz hazırlıkların burada yapmış, Taarruz tarihini burada kararlaştırmıştır.
Kurtuluş Savaşından sonra yine Belediye olarak kullanılan binada (Başkumandan Mustafa Kemal Paşa'nın taarruz emrini verdiği oda, Garp Cephesi Kumandanı İsmet Paşa'nın Çalışma Odası, Garp Cephesi Erkan-ı Harbiye Reise Asım Paşa'nın Çalışma Odası) şeklinde üst kat odaları birer plaka ile işaretlenmiş, o günler kullanılan masa, koltuk, halı gibi eşyalarla Atatürk Odası düzenlenmiştir. Akşehir Belediyesi'nin yeni binasına taşınması üzerine Karargah binası, Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğüne devredilmiş, bu kitabın yazarı tarafından teslim alınarak müze haline getirilmiştir.
1981 yılında yeniden düzenlenen Batı Cephesi karargahı Müzesini girişinde Atatürk Eşyaları sergilenmektedir. Burada bir de "Gaziler Köşesi" düzenlenmiştir.Üst katta, Atatürk, İsmet İnönü ve Asım Gündüz odalar vardır. Yaverler için ayrı bir oda ayrılmıştır. Salondaki panolarda Sakarya Savaşından büyük Taarruza kadar gelen sürelerdeki tarihi olaylar yazı ve fotoğraflarla anlatılmış, krokiler sergilenmiştir. Ayrıca Kurtuluş Savaşında Akşehirken Milletvekili olan Hacı Bekir (Sümer)e Zafer Armağanı bir tüfek, bir özel odada Karargahta çalışan subaylara ait fotoğraflar görülmektedir.
Alagöz Atatürk Karargahı
Alagöz Atatürk karargahı, Ankara-Polatlı ilçesine bağlı Alagöz Köyündedir.
Kurtuluş Savaşı günlerinde düşmanın Polatlı yakınlarına kadar ilerlemesi üzerine Batı Cephesi Komutanlığı Alagöz Köyünü "Cephe Karargahı" olarak seçmiş, köy halkından Türkoğlu Ali Ağa'ya ait büyük konağa yerleşmişti. Atatükk, Büyük Nutuk'unda da: (12 Ağustos 1921 günü Ekan-ı harbiye-i Umumiye Cephe Karargahına gittim. . ) diyerek, 23 Ağustos 1921 den 13 Eylül 1921 tarihine kadar 22 gün, 22 gece aralıksız devam eden Sakarya Meydan Savaşı'nı bu binadan idare etmiş, yine onun ifadesiyle: (Cihan tarihinde ender olan büyük bir meydan muharebesinin) bütün planlarını bu binada hazırlamış, tarihi kararlarını burada vermiştir.
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra bina, sahibi Ali Türkoğlu ve oğulları tarafından ev olarak kullanılmış, 1967 yılında Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğüne devredilmesi ile onarımı yapılmış, 10 Kasım 1968'de ziyarete açılmıştır.
Alagöz Atatürk Karargahı, 12 odalı ve 2 katlı büyük bir konaktır. Bina taş ve tuğladan yapılmış, üzeri ahşap çatı ile örtülmüştür. Üst salon tavanı işlemelidir. Girişte, Sakarya Savaşında kullanılmış makinalı tüfekler, savaş malzemeleri ve Atatürk fotoğrafları sergilenmektedir. Buradan küçük bir merdivenle üst kata çıkılmaktadır. Salondaki vitrinlerde Atatürk'' ait eşyalar görülür. Atatürk'ün "Başkumandanlık Çalışma Odası", Yatak Odası, yaverlere ait odalar aslına uygun şekilde döşenmiştir. Alagöz Atatürk Karargahı, 1980 yılından sonra Ankara'daki Anıtkabir'le birlikte Genelkurmay Başkanlığına bağlanmıştır. Karargah her gün ziyarete açık bulundurulmaktadır.
Kurtuluş Savaşı günlerinde düşmanın Polatlı yakınlarına kadar ilerlemesi üzerine Batı Cephesi Komutanlığı Alagöz Köyünü "Cephe Karargahı" olarak seçmiş, köy halkından Türkoğlu Ali Ağa'ya ait büyük konağa yerleşmişti. Atatükk, Büyük Nutuk'unda da: (12 Ağustos 1921 günü Ekan-ı harbiye-i Umumiye Cephe Karargahına gittim. . ) diyerek, 23 Ağustos 1921 den 13 Eylül 1921 tarihine kadar 22 gün, 22 gece aralıksız devam eden Sakarya Meydan Savaşı'nı bu binadan idare etmiş, yine onun ifadesiyle: (Cihan tarihinde ender olan büyük bir meydan muharebesinin) bütün planlarını bu binada hazırlamış, tarihi kararlarını burada vermiştir.
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra bina, sahibi Ali Türkoğlu ve oğulları tarafından ev olarak kullanılmış, 1967 yılında Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğüne devredilmesi ile onarımı yapılmış, 10 Kasım 1968'de ziyarete açılmıştır.
Alagöz Atatürk Karargahı, 12 odalı ve 2 katlı büyük bir konaktır. Bina taş ve tuğladan yapılmış, üzeri ahşap çatı ile örtülmüştür. Üst salon tavanı işlemelidir. Girişte, Sakarya Savaşında kullanılmış makinalı tüfekler, savaş malzemeleri ve Atatürk fotoğrafları sergilenmektedir. Buradan küçük bir merdivenle üst kata çıkılmaktadır. Salondaki vitrinlerde Atatürk'' ait eşyalar görülür. Atatürk'ün "Başkumandanlık Çalışma Odası", Yatak Odası, yaverlere ait odalar aslına uygun şekilde döşenmiştir. Alagöz Atatürk Karargahı, 1980 yılından sonra Ankara'daki Anıtkabir'le birlikte Genelkurmay Başkanlığına bağlanmıştır. Karargah her gün ziyarete açık bulundurulmaktadır.
Alanya Atatürk Evi ve Müzesi
Alanya Atatürk evi ve müzesi Alanya'nın Şekerhane mahallesi Azaklar Sokağındadır. Atatürk 1935 yılı şubat ayında Ege vapuru ile çıktığı Akdeniz gezintisinde , 18 Şubat 1935 günü sabahı Alanya İskelesine gelmiş, Alanya'nın köklü ailelerinden Tevfik Azakoğlunun iki katlı evinde birkaç saat dinlenmiştir. Evin son sahibi Rıza Azakoğlu evi Kültür ve turizm bakanlığına bağışlamış. Bakanlık 1984 yılında, Atatürk Evi ve Müzesi olarak onarmaya ve düzenlemeye başlamıştır. Ev 30 Nisan 1987 günü cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından törenle ziyarete açılmıştır. Atatürk Evi Ve Müzesi, Alanya'daki tarihi sivil mimarlık örneklerinden biridir. Evin ilk katında Kurtuluş savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarına ait Atatürk'le ilgili fotoğraflar, Atatürk'ün bazı fotoğrafları sergilenmektedir. İdare bölümü, kütüphane ve mutfak bu kattadır. Evin üst katı oturma, çalışma, yatak odaları olarak eski bir Alanya evini yaşatmaktadır
Ankara Askeri Tarih Müzesi
Türk devrimleri ve Türkiye Cumhuriyeti rejiminin dayandığı esaslar hakkında her türlü araştırmalarda bulunmak, bu konularla ilgili belgeleri ve yayınları toplamak, bunlarla kütüphaneler, müzeler açmak, arşivler kurmak, Türk devrimlerini memleket içinde ve dışında tanımak, dersler, konferanslar vermek, yayınlar yapmak üzere, 15 Nisan 1942 tarih ve 4204 sayılı özel bir kanunla, Ankara Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesine bağlı olarak (Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü) kurulmuştur. Enstitü bugün Dil ve tarih-Coğrafya Fakültesi büyük salon bitişinde bulunmaktadır.
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünü zengin bir kütüphanesi, arşive, bir de müzesi vardır. 1943 yılından başlayarak Müzeye bağışlar olmuş. Ankara Etnografya Müzesindeki Hatay devletine ait mühürler buraya verilmiştir. Ayrıca Polis Enstitüsünden, Emin Erkul, İbrahim Sunbay, kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Behiç Erkin ve H. M. Çarıklı tarafından, Kurtuluş Savaşı ve İnkılaplarla ilgili eşyalar bağışlanmıştır. Müzede, Atatürk'ün Sivas Kongresi günlerinde kullandığı masa ve koltuk, Atatürk'ün hayatına ait fotoğraflar, inkılâplarla ilgili resimler, belgeler vardır.
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünün ayrıca bir de arşivi bulunmaktadır.
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünü zengin bir kütüphanesi, arşive, bir de müzesi vardır. 1943 yılından başlayarak Müzeye bağışlar olmuş. Ankara Etnografya Müzesindeki Hatay devletine ait mühürler buraya verilmiştir. Ayrıca Polis Enstitüsünden, Emin Erkul, İbrahim Sunbay, kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Behiç Erkin ve H. M. Çarıklı tarafından, Kurtuluş Savaşı ve İnkılaplarla ilgili eşyalar bağışlanmıştır. Müzede, Atatürk'ün Sivas Kongresi günlerinde kullandığı masa ve koltuk, Atatürk'ün hayatına ait fotoğraflar, inkılâplarla ilgili resimler, belgeler vardır.
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünün ayrıca bir de arşivi bulunmaktadır.
Ankara Cumhuriyet Müzesi
Ankara - Cumhuriyet Müzesi, Ulus'ta Cumhuriyet döneminin ilk Büyük Millet Meclisi binasında 30 Ekim 1981 günü törenle ziyarete açılmıştır.
Ankara-Ulus Meydanında şimdi Kurtuluş Savaşı Müzesi olan ilk Büyük Millet Meclisi ihtiyaca yeter olmadığı için, 1923 yılında yeni bir Meclis binasını yapımına başlanmıştır. Mimar Vedat (Tek)in eseri olan Büyük Millet Meclisi kısa sürede tamamlanarak 17 Ekim 1925 tarihinde hizmete girmiştir.
Cumhuriyet Dönemi'nin ilk Büyük Millet Meclisi olan binanın ortasında geniş bir Genel Kurul Salonu vardır. Salonu çevrine koridorlara odalar açılmaktadır. Salonu çevrine koridorlara odalar, açılmaktadır. Büyük Salonun tavan ve duvarları kalem işi Türk desenleri ile süslüdür. 1960 yılına kadar Büyük Millet Meclisi olarak kullanılan bina, daha sonra Merkezi Antlaşma Teşkilatı (CENTO) binası Genel Merkezi olmuştur. Atatürk'ün Ölümünün 100. Yıldönümü dolayısıyla, Cumhuriyet Müzesi olarak düzenlenmek üzere Kültür Bakanlığına devredilen Meclis binası, büyük bir onarım görmüş, kalem işi süsleri yenilenmiştir. Müze, 30 Ekim 1981 günü törenle ziyarete açılmıştır. Cumhuriyet Müzesinde 1923 yılından günümüze kadar Cumhurbaşkanları ve Başbakanların fotoğrafları ile bu devrede Türkiye Cumhuriyetinin sosyal, ekonomik ve kültürel hamleleri, eşya, belge ve fotoğraflarla gösterilmiştir. Ayrıca 1923'ten sonra basılan kağıt ve madeni paralar ile hatıra para ve madalyonlar sergilenmiştir. Kamu İktisadi kurumlarını gördüğü hizmetler ve gelişmeleri grafikler, rakamlar ve maketlerle verilmiştir. Cumhuriyet Müzesi, yeni Türkiye Devletini doğuşu ve Türk inkılapları hakkında öretici nitelikte bir eğitim müzesidir.
Ankara Etnoğrafya Müzesinde Geçici Kabir Yeri
Ankara-Ulus Meydanında şimdi Kurtuluş Savaşı Müzesi olan ilk Büyük Millet Meclisi ihtiyaca yeter olmadığı için, 1923 yılında yeni bir Meclis binasını yapımına başlanmıştır. Mimar Vedat (Tek)in eseri olan Büyük Millet Meclisi kısa sürede tamamlanarak 17 Ekim 1925 tarihinde hizmete girmiştir.
Cumhuriyet Dönemi'nin ilk Büyük Millet Meclisi olan binanın ortasında geniş bir Genel Kurul Salonu vardır. Salonu çevrine koridorlara odalar açılmaktadır. Salonu çevrine koridorlara odalar, açılmaktadır. Büyük Salonun tavan ve duvarları kalem işi Türk desenleri ile süslüdür. 1960 yılına kadar Büyük Millet Meclisi olarak kullanılan bina, daha sonra Merkezi Antlaşma Teşkilatı (CENTO) binası Genel Merkezi olmuştur. Atatürk'ün Ölümünün 100. Yıldönümü dolayısıyla, Cumhuriyet Müzesi olarak düzenlenmek üzere Kültür Bakanlığına devredilen Meclis binası, büyük bir onarım görmüş, kalem işi süsleri yenilenmiştir. Müze, 30 Ekim 1981 günü törenle ziyarete açılmıştır. Cumhuriyet Müzesinde 1923 yılından günümüze kadar Cumhurbaşkanları ve Başbakanların fotoğrafları ile bu devrede Türkiye Cumhuriyetinin sosyal, ekonomik ve kültürel hamleleri, eşya, belge ve fotoğraflarla gösterilmiştir. Ayrıca 1923'ten sonra basılan kağıt ve madeni paralar ile hatıra para ve madalyonlar sergilenmiştir. Kamu İktisadi kurumlarını gördüğü hizmetler ve gelişmeleri grafikler, rakamlar ve maketlerle verilmiştir. Cumhuriyet Müzesi, yeni Türkiye Devletini doğuşu ve Türk inkılapları hakkında öretici nitelikte bir eğitim müzesidir.
Ankara Etnoğrafya Müzesinde Geçici Kabir Yeri
Ankara Kurtuluş Savaşı Müzesi
Kurtuluş Savaşı Müzesi, Ankara -Ulus Meydanındaki ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi binasında 1961 yılında ziyarete açılmıştır.
Bina ilkin 1915 yılında İttihat ve Terakki Cemiyeti Kulübü olarak yapımına başlanmış, 1920 yılında tamamlanmıştır. 120 üye ile Ankara'da toplanan ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi, 23 Nisan 1920 günü ve bu binada açılmıştır. İlk Meclis 15 Ekim 1925 tarihine kadar bu binada çalışmalarını yapmış, daha sonra Şimdi Cumhuriyet Müzesi olan İkici Meclis binasına taşınmıştır. Bir ara Ankara Hukuk Fakültesinin bulunduğu bina 1952 yılına kadar Cumhuriyet Halk Partisini Merkez binası olmuştur. Daha sonar Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğüne devredilmiş, 1961 yılında İlk büyük Millet Meclisi Müzesi olarak düzenlenmiş, ziyaret açılmıştır. 1980 yılından sonra yeni bir düzenleme ile ilgili belgeler ve eşyalarla birlikte ilk Meclis düzenine göre şu bölümleri içine almıştır.
Riyaset Divanı : İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar Kurulu) odası olarak ta kullanılan bu salonda Atatürk'ün o günlere ait büyük boy fotoğrafları, İcra Vekileri heyetini başkan ve üyelerine ait fotoğraflar bir masa ve zamanına ait eşyalar vardır.
Şer'iye Encümeni : İlk Meclisin açıldığı günlere ait mobilyası ile döşelidir. Ayrıca Atatürk'ün Gazi unvanını ve Mareşal rütbesini aldıktan sonraki fotoğrafları vardır.
Dinlenme Salonu : Atatürk'ün 27 Aralık 1919'da Ankara'ya ilk gelişine ait yağlı boya bir tablo, Kurtuluş Savaşıyla ilgili harita ve planlar, ilk Meclisle ilgili eşya ve belgeler teşhir edilmektedir.
Encümenler Odası : Devrinin mobilyası ile teşhir halindedir. Meclise hediye edilen değerli bir halı da burada asılıdır.
Toplantı Salonu : Salonun tam karşısında Başkanlık kürsüsü kürsünün sağında, solunda ve önünde milletvekillerine ait saralar vardır. Toplantı salonu eski şekline göre, titizlikle hazırlanmış ve vitrinlere ilk Büyük Millet Meclisi, üyelerinin fotoğrafları il sarasına göre yerleştirilmiştir. Kürsüye Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı günlerindeki kıyafetiyle bir büstü konmuş, kürsünü arkasındaki duvara da Arap harfleriyle (Hakimiyet Milletindir) levhası asılmıştır.
Reis Odası : Döşemede bir taban halısı, bir masa, birkaç koltuk ve Atatürk'ün resimlerini bulunduğu bu oda (Gazi Odası) olarak ta adlandırılmaktadır.
Bina ilkin 1915 yılında İttihat ve Terakki Cemiyeti Kulübü olarak yapımına başlanmış, 1920 yılında tamamlanmıştır. 120 üye ile Ankara'da toplanan ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi, 23 Nisan 1920 günü ve bu binada açılmıştır. İlk Meclis 15 Ekim 1925 tarihine kadar bu binada çalışmalarını yapmış, daha sonra Şimdi Cumhuriyet Müzesi olan İkici Meclis binasına taşınmıştır. Bir ara Ankara Hukuk Fakültesinin bulunduğu bina 1952 yılına kadar Cumhuriyet Halk Partisini Merkez binası olmuştur. Daha sonar Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğüne devredilmiş, 1961 yılında İlk büyük Millet Meclisi Müzesi olarak düzenlenmiş, ziyaret açılmıştır. 1980 yılından sonra yeni bir düzenleme ile ilgili belgeler ve eşyalarla birlikte ilk Meclis düzenine göre şu bölümleri içine almıştır.
Riyaset Divanı : İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar Kurulu) odası olarak ta kullanılan bu salonda Atatürk'ün o günlere ait büyük boy fotoğrafları, İcra Vekileri heyetini başkan ve üyelerine ait fotoğraflar bir masa ve zamanına ait eşyalar vardır.
Şer'iye Encümeni : İlk Meclisin açıldığı günlere ait mobilyası ile döşelidir. Ayrıca Atatürk'ün Gazi unvanını ve Mareşal rütbesini aldıktan sonraki fotoğrafları vardır.
Dinlenme Salonu : Atatürk'ün 27 Aralık 1919'da Ankara'ya ilk gelişine ait yağlı boya bir tablo, Kurtuluş Savaşıyla ilgili harita ve planlar, ilk Meclisle ilgili eşya ve belgeler teşhir edilmektedir.
Encümenler Odası : Devrinin mobilyası ile teşhir halindedir. Meclise hediye edilen değerli bir halı da burada asılıdır.
Toplantı Salonu : Salonun tam karşısında Başkanlık kürsüsü kürsünün sağında, solunda ve önünde milletvekillerine ait saralar vardır. Toplantı salonu eski şekline göre, titizlikle hazırlanmış ve vitrinlere ilk Büyük Millet Meclisi, üyelerinin fotoğrafları il sarasına göre yerleştirilmiştir. Kürsüye Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı günlerindeki kıyafetiyle bir büstü konmuş, kürsünü arkasındaki duvara da Arap harfleriyle (Hakimiyet Milletindir) levhası asılmıştır.
Reis Odası : Döşemede bir taban halısı, bir masa, birkaç koltuk ve Atatürk'ün resimlerini bulunduğu bu oda (Gazi Odası) olarak ta adlandırılmaktadır.
Ankara TBMM'de Atatürk ve Meclis Müzesi
Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kurulan (Atatürk ve Meclis Müzesi), Parlâmentonun doğu yönünün birici katındaki bir salonda 1968 yılında açılmıştır. Bu bölümde ayrıca Meclis Kitaplığı vardır.
Müze salonunda, 1920den bu yana, Meclis başkanlarının sırasıyla, Atatürk, Fethi Okyar, Kazım Özalp, Abdülhalik Renda, Kazım Karebekir, Ali Fuat Cebesoy, Şükrü Saracoğlu, Refik Koraltan, Fuat simen, Ferruh Bozbeyli, Sabit Osman Avcı, Kemal Güven, Cahit Karakaş, Necmettin Karaduman'ın büyük boy fotoğrafları yer almaktadır. Vitrinlerde İlk Meclis'in kuruluşuna ve anayasalara, cumhuriyetin ilanına, Atatürk'ün tahsil devresine ve siyasi hayatına ait belgeler, Meclis ve Atatürk albümleri, inkılaplarla ilgili bazı konunların orijinal metinleri, Atatürk'ün el yazısıyla büyük Nutuk, 1924 yılı Meclis açış nutku, duvarlarda Atatürk Fotoğrafları ilk B. M. Meclisini yağlı boya tablosu ve Meclis tarihiyle ilgili çeşitli belge ve fotoğraflar teşhir edilmektedir.
Müzede ayrıca, yabancı devlet büyüklerini Meclis'e hediye ettikleri eserler de bulunmaktadır.
Müze salonunda, 1920den bu yana, Meclis başkanlarının sırasıyla, Atatürk, Fethi Okyar, Kazım Özalp, Abdülhalik Renda, Kazım Karebekir, Ali Fuat Cebesoy, Şükrü Saracoğlu, Refik Koraltan, Fuat simen, Ferruh Bozbeyli, Sabit Osman Avcı, Kemal Güven, Cahit Karakaş, Necmettin Karaduman'ın büyük boy fotoğrafları yer almaktadır. Vitrinlerde İlk Meclis'in kuruluşuna ve anayasalara, cumhuriyetin ilanına, Atatürk'ün tahsil devresine ve siyasi hayatına ait belgeler, Meclis ve Atatürk albümleri, inkılaplarla ilgili bazı konunların orijinal metinleri, Atatürk'ün el yazısıyla büyük Nutuk, 1924 yılı Meclis açış nutku, duvarlarda Atatürk Fotoğrafları ilk B. M. Meclisini yağlı boya tablosu ve Meclis tarihiyle ilgili çeşitli belge ve fotoğraflar teşhir edilmektedir.
Müzede ayrıca, yabancı devlet büyüklerini Meclis'e hediye ettikleri eserler de bulunmaktadır.
Ankara Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Müzesi
Türk devrimleri ve Türkiye Cumhuriyeti rejiminin dayandığı esaslar hakkında her türlü araştırmalarda bulunmak, bu konularla ilgili belgeleri ve yayınları toplamak, bunlarla kütüphaneler, müzeler açmak, arşivler kurmak, Türk devrimlerini memleket içinde ve dışında tanımak, dersler, konferanslar vermek, yayınlar yapmak üzere, 15 Nisan 1942 tarih ve 4204 sayılı özel bir kanunla, Ankara Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesine bağlı olarak (Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü) kurulmuştur. Enstitü bugün Dil ve tarih-Coğrafya Fakültesi büyük salon bitişinde bulunmaktadır.
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünü zengin bir kütüphanesi, arşive, bir de müzesi vardır. 1943 yılından başlayarak Müzeye bağışlar olmuş. Ankara Etnografya Müzesindeki Hatay devletine ait mühürler buraya verilmiştir. Ayrıca Polis Enstitüsünden, Emin Erkul, İbrahim Sunbay, kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Behiç Erkin ve H. M. Çarıklı tarafından, Kurtuluş Savaşı ve İnkılaplarla ilgili eşyalar bağışlanmıştır. Müzede, Atatürk'ün Sivas Kongresi günlerinde kullandığı masa ve koltuk, Atatürk'ün hayatına ait fotoğraflar, inkılâplarla ilgili resimler, belgeler vardır.
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünün ayrıca bir de arşivi bulunmaktadır
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünü zengin bir kütüphanesi, arşive, bir de müzesi vardır. 1943 yılından başlayarak Müzeye bağışlar olmuş. Ankara Etnografya Müzesindeki Hatay devletine ait mühürler buraya verilmiştir. Ayrıca Polis Enstitüsünden, Emin Erkul, İbrahim Sunbay, kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Behiç Erkin ve H. M. Çarıklı tarafından, Kurtuluş Savaşı ve İnkılaplarla ilgili eşyalar bağışlanmıştır. Müzede, Atatürk'ün Sivas Kongresi günlerinde kullandığı masa ve koltuk, Atatürk'ün hayatına ait fotoğraflar, inkılâplarla ilgili resimler, belgeler vardır.
Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünün ayrıca bir de arşivi bulunmaktadır
Ankara Valilik Binasında Atatürk Odası
Atatürk, 27 Aralık1919 Cumartesi günü saat 14. 00'de ilk olarak Ankara'ya gelmiş, coşkun gösterilerle karşılandıktan sonra, saat 15. 00'da Valilik makamını ziyaret etmişlerdi. Ankara Vali Vekili Defterdar Yahya Galip bey, Mustafa Kemal'e Ankara halkının saygı ve bağlılıklarını, milli mücadelede sonuna kadar kendilileriyle birlikte çalışacaklarını ifade eden kısa ve özlü bir konuşma yaptıktan sonra "Hoş geldiniz!" demiş, daha sonra memur ve halktan ileri gelenler, Atatürk'ü ziyaretle "arz-ı tazminat" eylemişlerdi.
Atatürk, Ziraat Mektebi'ndeki karargahına yerleştikten sonra da, sık sık Valilik makamına uğramışlar, burada çalışmış, toplantılar yapmışlardı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti teşekkül ettikten sonra da ilk icra vekilleri heyetine yine bu odada Başkanlık etmişlerdir.
Atatürk'ün ölümünden sonra, Valilik makamına Atatürk'ün bir büstü ile mermer bir plaka konmuş, plakanın üzeren şu cümleler yazılmıştır.
"ATATÜRK, Kurtuluş Savaşının başlangıcında Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin Heyet-i Temsiye Reisi olarak 27. 12. 1919 Cumartesi günü saat 15. 30 da Ankara'yı şereflendirdi. Burayı kendilerine çalışma odası seçen Büyük Önder, Türkiye Büyük Millet Meclisi İcra Vekilleri Heyetine bu odada riyaset buyurdular. 1919-1920"
Atatürk'ün Çalışma odası, bu gün de Ankara Valiliği makamı odası olarak kullanılmaktadır
Atatürk, Ziraat Mektebi'ndeki karargahına yerleştikten sonra da, sık sık Valilik makamına uğramışlar, burada çalışmış, toplantılar yapmışlardı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti teşekkül ettikten sonra da ilk icra vekilleri heyetine yine bu odada Başkanlık etmişlerdir.
Atatürk'ün ölümünden sonra, Valilik makamına Atatürk'ün bir büstü ile mermer bir plaka konmuş, plakanın üzeren şu cümleler yazılmıştır.
"ATATÜRK, Kurtuluş Savaşının başlangıcında Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin Heyet-i Temsiye Reisi olarak 27. 12. 1919 Cumartesi günü saat 15. 30 da Ankara'yı şereflendirdi. Burayı kendilerine çalışma odası seçen Büyük Önder, Türkiye Büyük Millet Meclisi İcra Vekilleri Heyetine bu odada riyaset buyurdular. 1919-1920"
Atatürk'ün Çalışma odası, bu gün de Ankara Valiliği makamı odası olarak kullanılmaktadır
Antalya Atatürk Müzesi
1930 yılı Mart ayının başlarında Atatürk İzmir'deydi. Havalar soğuk gidiyordu. Antalya'nın ılık ikliminde bir hafta dinlenmeyi düşündü. 5 Mart 1930 günü, karayolu ile, İzmir'den Antalya'ya hareket etti. Isparta, Burdur derken, 6 Mart 1930 günü öğleden sonra, Antalya'ya geldi. Kepez'den şehre kadar halk, yolun iki yanını doldurmuştu. Saat tam 16. 00 da Tophane Meydanına gelen Atatürk'e armağan etmişlerdi. Köşkün önü mahşerdi. Atatürk, kısa bir süre Köşk'te dinlendikten sonra balkona çıktı. Halk çılgınca alkışlıyordu. Atatürk, burada kısa bir konuşma yaparak Antalyalılara teşekkür etti. O akşam Türk Ocağındaki toplantıya katılarak gençlerle memleket sorunları üzerine görüştü. Gece yarısına doğru Köşküne çekildi.
Atatürk, Antalya'da 12 Mart 1930 sabahına kadar tam bir hafta kalmıştı. Bu süre içinde Antalya'da geziler yaptı. Müzeleri, eski eserleri gezdi. Narenciye bahçelerinde üreticilerle görüştü. Dinlendi. 12 Mart 1930 sabahı saat 10 da arkadaşlarıyla birlikte Ankara'ya döndü.
Atatürk, Antalya'ya 10 Şubat 1931 günü öğleye doğru tekrar gelmişse de o gün Antalya'da kalmamış, İzmir'den beri kıyıları tarayarak gelen Ege'de o gün Antalya'da kalmamış, İzmir'den beri kıyıları tarayarak gelen Eğe Vapuru ile Silifke'ye geçmişti. Atatürk'ün, Antalya'ya üçüncü ve son gelişi, 1935 yılı Şubat ayına rastlar. Atatürk 16 Şubat 1935'te Ege Vapuru ile İzmir'den hareket etmiş, 18 Şubat 1935 Pazartesi günü saat 13. 30'da Antalya iskelesine çıkmıştı. Yanında kız kardeşi Makbule Atadan, Nebile Hanım, Prof. Afet İnan, Fahrettin Altay, Nuri Conker, Cevat Abbas Gürer, yaverler ve başkaları vardır. İskeleden faytonlarla doğruca Köşküne gelen Atatürk, burada akşama kadar dinlendi. Akşam Erenkuş'a oradan tekrar köşke geldiler. Geceyi Köşkte geçiren Atatürk, ertesi günü gece saat 22. 30 da Ege Vapuru ile Taşucuna hareket etti.
Antalyalıların Atatürk'e hediye ettikleri Atatürk Köşkü, iki katlı, üzeri kiremit çatı, taş bir yapıdır. Girişinde uzun bir hol, holün sağında bir salon, bir oda, banyo ve mutfak, solonda da iki oda ve üst kata çıkan merdiveni vardır. Üst katta ise, holden ayrı olarak birisi balkonlu olmak üzere yedi odası vardır. Atatürk merdivenin karşısındaki odada yatmıştır.Atatürk'ün ölümünden sonra, Antalya Atatürk Köşkü, Özel İdareye geçmiş, 1939 da Akşam Kız Sanat Okulu ve Kız Enstitüsü binası olara kullanılmıştı. 1952 yılında Tarım Bakanlığına devredilen Köşk, son yıllara kadar Teknik Ziraat Müdürlüğünün büroları olarak kullanılmıştır. 1980 yılından sonra Kültür Bakanlığına devredilin Köşk, onarılmış, Atatürk Müzesi olarak ziyade açılmıştır.
Atatürk, Antalya'da 12 Mart 1930 sabahına kadar tam bir hafta kalmıştı. Bu süre içinde Antalya'da geziler yaptı. Müzeleri, eski eserleri gezdi. Narenciye bahçelerinde üreticilerle görüştü. Dinlendi. 12 Mart 1930 sabahı saat 10 da arkadaşlarıyla birlikte Ankara'ya döndü.
Atatürk, Antalya'ya 10 Şubat 1931 günü öğleye doğru tekrar gelmişse de o gün Antalya'da kalmamış, İzmir'den beri kıyıları tarayarak gelen Ege'de o gün Antalya'da kalmamış, İzmir'den beri kıyıları tarayarak gelen Eğe Vapuru ile Silifke'ye geçmişti. Atatürk'ün, Antalya'ya üçüncü ve son gelişi, 1935 yılı Şubat ayına rastlar. Atatürk 16 Şubat 1935'te Ege Vapuru ile İzmir'den hareket etmiş, 18 Şubat 1935 Pazartesi günü saat 13. 30'da Antalya iskelesine çıkmıştı. Yanında kız kardeşi Makbule Atadan, Nebile Hanım, Prof. Afet İnan, Fahrettin Altay, Nuri Conker, Cevat Abbas Gürer, yaverler ve başkaları vardır. İskeleden faytonlarla doğruca Köşküne gelen Atatürk, burada akşama kadar dinlendi. Akşam Erenkuş'a oradan tekrar köşke geldiler. Geceyi Köşkte geçiren Atatürk, ertesi günü gece saat 22. 30 da Ege Vapuru ile Taşucuna hareket etti.
Antalyalıların Atatürk'e hediye ettikleri Atatürk Köşkü, iki katlı, üzeri kiremit çatı, taş bir yapıdır. Girişinde uzun bir hol, holün sağında bir salon, bir oda, banyo ve mutfak, solonda da iki oda ve üst kata çıkan merdiveni vardır. Üst katta ise, holden ayrı olarak birisi balkonlu olmak üzere yedi odası vardır. Atatürk merdivenin karşısındaki odada yatmıştır.Atatürk'ün ölümünden sonra, Antalya Atatürk Köşkü, Özel İdareye geçmiş, 1939 da Akşam Kız Sanat Okulu ve Kız Enstitüsü binası olara kullanılmıştı. 1952 yılında Tarım Bakanlığına devredilen Köşk, son yıllara kadar Teknik Ziraat Müdürlüğünün büroları olarak kullanılmıştır. 1980 yılından sonra Kültür Bakanlığına devredilin Köşk, onarılmış, Atatürk Müzesi olarak ziyade açılmıştır.
Atatürk Orman Çiftliğinde Atatürk Evi
Atatürk'ün 100. Doğum Yıldönümü dolayısıyla, Selanik'teki Atatürk Evi'nin aynı plan ve ölçüler içersinde bir örneğinin Ankara'da Atatürk çiftliği sanırları içersinde yaptırılması düşünülmüş, ev Ankara Ticaret Odası'nın girişimi ile Çarmıklı Kardeşler tarafından yaptırılarak 1981 yılı 10 Kasım günü törenle ziyarete açılmıştır.
Çiftlik- Atatürk Evi, bodrum katla birlikte üç katlıdır. Bodrum kat girişinde sağdaki oda hizmetlilere, soldaki kütüphaneye ayrılmıştır. Evin asıl girişi arka yönündeki merdivenli kapıdır. Selanik Atatürk Evi'nde olduğu gibi, binci kattaki sofanı ortamında ahşap masa, pencerelerin önünde de duvar boyuca sedir yer almaktadır. Sofanın solunda misafir odası vardır.
Bu odadan sandık odasına geçilmektedir. Misafir odasının karşısındaki oda Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'a ayrılmıştır. Atatürk, Selanik'te bu odada doğmuştur. Sedir, karyola, mangal, sandık, rahle bu odanın başlıca eşyaları sayılır. Yatak odasının yanındaki bölümde mutfak yer alır. Burası bakır kaplarla donatılmış ve ortaya bir masa konmuştur. Mutfağın karşısındaki kapıdan ikici katın sofasına çıkan merdiven boşluğunda tuvalet vardır. İkinci kat sağ tarafında Selanik-Atatürk Evi'nde olduğu gibi, Atatürk'ün çalışma odası bulunmaktadır. Bu oda sedir, çalışma masası, mangal gibi eşyalarla sergilenmiştir. Çalışma odasının karşısındaki yatak odasında Atatürk'e ait giyim eşyaları ile diploma örnekleri bulunmaktadır. Binanın geniş bir balkonu, karşısında da banyosu vardır.
Çiftlik-Atatürk Evi, Kültür Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğünce yönetilmektedir
Çiftlik- Atatürk Evi, bodrum katla birlikte üç katlıdır. Bodrum kat girişinde sağdaki oda hizmetlilere, soldaki kütüphaneye ayrılmıştır. Evin asıl girişi arka yönündeki merdivenli kapıdır. Selanik Atatürk Evi'nde olduğu gibi, binci kattaki sofanı ortamında ahşap masa, pencerelerin önünde de duvar boyuca sedir yer almaktadır. Sofanın solunda misafir odası vardır.
Bu odadan sandık odasına geçilmektedir. Misafir odasının karşısındaki oda Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'a ayrılmıştır. Atatürk, Selanik'te bu odada doğmuştur. Sedir, karyola, mangal, sandık, rahle bu odanın başlıca eşyaları sayılır. Yatak odasının yanındaki bölümde mutfak yer alır. Burası bakır kaplarla donatılmış ve ortaya bir masa konmuştur. Mutfağın karşısındaki kapıdan ikici katın sofasına çıkan merdiven boşluğunda tuvalet vardır. İkinci kat sağ tarafında Selanik-Atatürk Evi'nde olduğu gibi, Atatürk'ün çalışma odası bulunmaktadır. Bu oda sedir, çalışma masası, mangal gibi eşyalarla sergilenmiştir. Çalışma odasının karşısındaki yatak odasında Atatürk'e ait giyim eşyaları ile diploma örnekleri bulunmaktadır. Binanın geniş bir balkonu, karşısında da banyosu vardır.
Çiftlik-Atatürk Evi, Kültür Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğünce yönetilmektedir
ATATÜRK HAKKINDA TÜM LİNKLER ALTAKİ MENÜDE
Menü |