DEYİMLER VE ANLAMLARI

 

Aç köpek fırın deler

[37] Canlıların karşılaşabileceği en zor durum açlıktır. İster insan olsun, ister hayvan aç kalan bir canlı karnını doyurmak için her çareye başvurur. Kanunları rahatlıkla çiğner, adam bile öldürür. Kişiye açlık her şeyi yaptırabilir.

 

Aç ne yemez, tok ne demez

[38] Aç kişi, yoksul kişi karnını doyurmak için yaşamını sürdürebilmek için eline ne geçerse yer. Tadına lezzetine besleyiciliğine kusur bulmadan atıştırır. Tok kişi, zengin kişi ise önüne gelen her şeye kusur bulur, bilse de bilmese de eleştiriler yapar. En güzel yiyeceklerini; kendisine bağışlanan her türlü nimeti teşekkür ederek karşılamaz.

 

Aç ölmez, benzi sararır

[39] Yoksulluk insanları öldürmez, zor durumlarda bırakır. Yoksulluk nedeni ile pek çok sıkıntı ile karşılaşan insanın hayatı bütünüyle zehir olur, yaşanmaz hâle gelir.

 

Aç tavuk kendini buğday ambarında sanır görür

[40] Yoksul kişiler bir gün bolluk içinde olurlarsa ne yapacaklarını düşünüp hayal kurarlar. Çok hayal kuran kişiler de hayatlarının her bölümünü güzel hayaller ile gerçekleştirebileceklerini zannederler. Tembellik edip bulundukları durumdan daha da kötü durumlara düşerler.

 

Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış

[41] İnsanların, sıkıntıları, üzüntüleri bunların kaynaklarına inilerek çözümlenir.

 

Aça kuru ekmek helva gibi gelir

[42] Boşta gezen kişi geçimini temin edecek bir iş bulup ekmek parasını kazanınca bunu çok büyük bir nimet sayar, mutlu olur.

 

Açık kapı bırakmak

[43] Sorunlar görüşülürken kestirip atmadan, ilerde anlaşma olabilecek sözler söylemek, uygun davranışlarda bulunmak.

 

Açık kapıyı Allah kapamasın

[44] Tanrı cömert kişilerin imkânlarını devamlı kılarsa onlardan istifade eden fakir kişiler de böylece yaşamlarını sürdürebilirler. Toplumda yararlı her şeyin devamını sağlamak görevimiz olmalıdır.

 

Açık vermek

[45] Bir kişinin eksik taraflarını göstermek. Giderin gelirden fazla olması. Etrafındakilerin şaka ile takılmalarına yol açacak durum yaratmak.

 

Açık yaraya tuz ekilmez

[46] Acı çeken insanların acısını hafifletmek için çaba göstermek insanlık görevi olmalıdır. Acı çeken, sıkıntısı olan kimselerin sıkıntısını, acısını arttıracak hareketlerden kaçınmak lâzımdır.

 

Açık yürekli olmak

[47] Düşündüğünü doğrudan söylemek, gizli kapaklı hareket etmemek, içi dışı bir olmak. Temiz olmak. Gizli düşüncesi olmamak.

 

Açıktan açığa

[48] Hiç gizlemeden. Açık bir şekilde.

 

Açın karnı doyar gözü doymaz

[49] Açlık çekmiş olan kimseler bu sıkıntılarını kolay kolay unutamazlar. İstediği kadar yiyecek elde etse bile daha çoğunu ister. Çünkü içinde aç kalmanın bıraktığı korku vardır. Artık yiyemeyecek duruma gelse bile gözü hâlâ kalan yiyeceklerde olur. Bazı kimseler yeterinden fazla kazansalar da yine daha çok kazanmak hırsı içinde yanıp kavrulurlar. Bu yolda uğraşmaktan kendilerini kurtaramazlar.

 

Açlıktan nefesi kokmak

[50] Çok uzun zamandan beri aç kaldığı herkes tarafından bilinmek, görülmek. Çok acıkmak. Çok fakir durumda olmak.

 

Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü

[51] Kötü huyu olanlarla dostluk kurmamak lâzımdır. Hele onları kızdırıp kendisi hakkında kötü kötü konuşturmaktan şiddetle sakınmalıdır. Olgunlaşmamış kişileri kızdırmak onlarla şakalaşmak dahi sakıncalıdır.

 

Adam, adam demekle, adam olmaz

[52] Adam olmak, yani kişilik sahibi olmak doğuştan gelen yeteneklerle, eğitim ve öğretimle olur. Böyle özellikleri olmayan kimselere adam demekle onları olgun, anlayışlı, efendi kişi yapmaya imkân yoktur.

 

Adam adam kıymetini, sarraf altın kıymetini bilir

[53] Sarraf nasıl mesleği gereği olarak altının kıymetini iyi bilirse olgun, kişilik sahibi, karakterli kişi de kendi niteliklerini taşıyan kimselerin değerini bilir, takdir eder.

 

Adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil

[54] Toplumda birbirimize yardımcı olmak gerekmektedir. Bize başvurup yardım isteyenlere yardım elini uzatmak insanlık görevidir. Bu görevi severek yapmak gerekmektedir. Çünkü bu imkânlarımız bir gün bizim elimizde kalmayacaktır. Canımız bile sonsuza kadar gövdemizde kalmayacağına göre, imkânlarımız olduğu zaman bize gelenleri sıkıcı kabul etmemeliyiz. Toplumda yapıcı, iyiliksever olmak bu geçici hayatta en büyük üstünlüktür.

 

Adam adamdan korkmaz, hatır sayar

[55] Toplumların devam etmesi için ilk şart saygıdır. Bir toplumda kendine kötü davranılan kişi, bu kötülüğe aynen cevap vermiyorsa bu onun korktuğu anlamına gelmemelidir. O kişi bunu toplumun düzenini korumak, saygıyı ve sevgiyi hakim kılıp kalp kırmamak için yapmamaktadır. Korktuğundan değil.

 

Adam adamı bir kere aldatır

[56] Toplum içinde başkalarının sırtından geçinmeyi huy haline getirmiş kişiler güzel sözlerle karşısındakini aldatabilirler. Ancak aldanan kişi bu olaydan ders alır ve bir daha tecrübesine dayanarak aldanmaz.
DEVAMI 1-2-3-4-5

 

gururum5.tr.gg
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol